29 Şubat 2008 Cuma

Biraz da Teknik.

SAHA STANDARTLARI


Futbol sahasının UEFA tarafından tavsiye edilen ebatları belirlidir. 85x105 metre ölçülerinde olan sahanın dışına doğru taşan 1.5 metrelik aynı zeminli alan bulunmalıdır. Tasarlanması gereken kısım ise tam da bu ölçülerin dışında, farklı malzemeden yapılan güvenlik bandı ile belirlenen tribünlerin sahaya yakınlığıdır. Aynı zamanda bu güvenlik bandının genişliği tribünlerin eğimini belirleyen en önemli etmenlerden biridir. 


Eğimi belirleyen diğer etmen, herkesin göz hizasından çekilen taç çizgisi ve topun high ball shot'larda çıktığı en yüksek nokta çizgileridir. Bir insanın gözünden hemen arka sırasındaki insanın gözüne olan dik mesafe için ise iki standart vardır. bunlar: C 15 ve C 30. Eğimin yüksek olduğu yerlerde ise bu mesafenin 50-60 cm ye çıkabildiğini görebiliyoruz. 


Tribünleri oluşturan öndökümlü malzemelerde,  standart genişlik normal alanlarda 80 ise, en alt , en üst basamaklar ile VIP tribününde 120 cmdir. Koltuklar genelde kapanan tarzda olup, VIP ve basın tribünleri ile localar farklılık gösterebilir. 


 

SİRKÜLASYON 

Temelde dört ayrı tip kullanıcının sirkülasyonu ve bunların segregasyonu çok önemlidir. Basın, futbolcu, VIP ile normal seyirci tamamiyle birbirinden ayrılmalıdır.


 Soyunma Odaları

4 adet soyunma odası bulunmalıdır.  Bu soyunma odaları, masaj odası, ısınma alanı ve hatta özel banyo gibi konfor öğelerine sahip olabilir. 


Futbol takımı, stada girdiğinde, ilk karşılaştığı mixed zonedur( basın ve futbolcuların beraber olduğu alan),  sonrasında takımlar kendi soyunma odalarına ayrılırlar. Daha sonrasında ise sahaya hemen çıkmadan önce çıkış koridorunda hakemler ve iki takımın futbolcuları aynı yerde birleşir ve sahaya çıkarlar. 



Tribünler

Her tribün için ayrı giriş noktaları tasarlanması gerekiyor, bu giriş noktalarından sonra yatay sirkülasyon dışında dikey sirkülasyon da gerekli. 


Tek, ya da dört değişik noktada güvenlikten geçip, kapısını seçip kapısına göre concourse- oradan da çeşitli merdivenler yardımıyla istediği kota. 

Bütün dikey sirkülasyonu binanın dışarısında çözmek mümkün. merdivenler cephenin elemanı durumunda. 


Engelliler için belirli bir yüzdeyle alan ayrılması gerekiyor, her tribün ve her alanda. Belirli bir alan oluşturmak.  Genelde çıkılan kotta, direkt olarak alan ayrılıyor. 


VIP LOUNGES

Firma lounge odaları.  Almanya örneğinde 52 Business Lounge, bunun dışında bireysel kiralanan lounge’lar, VIP tribününde bireysel koltuk da kiralanıyor. 

VIPlerin otopark alanları da belli. İyi kurgulanması, iyi planlanması gereken ayrıntılar. 


İlkyardım odası, tuvaletler, yeme içme, boş alanların dükkan alanları olarak değerlendirilmesi. 

VIP alanları. 
Artık sadece 90 dakika değil, önce ve sonrasındaki aktiviteler ile sosyal bir olay halinde. 

BASIN TRİBÜNÜ
200 tane basın elemanı için koltuk bulunmalıdır. Bunlar 100ü yazılı ve 100 ü yazısız olarak ayrılır. 

KABUK*ÖRTÜ
Stadyumun temel sorunu bu noktada örtü. Ya örtü çatıda kalacak, ya bütünlüklü bir örtü olacak. 

Arsenal ve Olimpiyat Stadyumu cepheye inmeyen kabuklara sahip. Camp Nou'nun yeni projesi, Allianz Arena ise bütüncül. 

Stadyumlar, Devam

GALATASARAY TRİBÜN YAPISI

Eski açık: Kimliksiz taraftar grubu. Ne kapalı'daki kadar tutkulu, ne yeni açıkla uyum sağlayan bir yapısı var. Eski açık sarı diyemediği için o kadar ünlü bir tezahürata dönüşüyor. Homojen değil. Maça son anda yetişenlerin tribünü aynı zamanda ( ES: homojen değil yerine homoke yazıp bırakmıştım bir önceki halinde, yoğun istek üzerine homoke'yi çıkartmıyorum :D)

Yeni açık: E5 in sırtına dayandığı tribün. Orta alt sınıf, kavgacı, lümpen, klasik Ultras, North end taraftar profiline sahip. Ateşli taraftar grubu. Daha az yer alırlar Galatasaray taraftarı .

Kapalı: Organize ateşlilik, orta sınıf. Tribünde oturarak izlemeyi düşünmeyen oynanan futbola  katkıda bulunmayı amaçlayan grup. UltrAslan'lar, kombineliler. Orta kısım en ateşli taraftarlardan oluşur. Davullar da bu orta kısımda bulunurlar. (ES: kombinelikler, göbekleri ateşli)

Numaralı: Numaralının üstü daha az kriminal bir yapıya sahiptir.  Üst sınıftan olan bu taraftarlar, en memnuniyetsiz, talepleri en somut olan, çok zor beğenen kısımdır.  Elleri kalem tutanlar, patronlar, okulun üyeleri bu gruptadır.  Bağırmazlar. Çoğu bu stadyumdaki şartlar nedeniyle kombine almamayı tercih etmektedir. 

Numaralının Altı Basın tribünüdür. Sahanın dibinden olduğu için  görüş açısı kötüdür. 
Şeref Tribünü, ve VIP de çok kötü durumdadır halihazırdaki Ali Sami Yen'de. 

Stadyumlar'dan notlar /Canlı

- Atina, ilk olimpiyatların yapıldığı yer.

- Genelde Olimpik stadyumlar futbol stadyum ruhuna uygun değil.

- Bildiğimiz manadaki stadyum, 19.yy sonunda ortaya çıkmaya başlıyor.

- 1980’lerin sonunda İngiltere'de ortalama stadyum yaşı 88 di.

- Futbolun kitleselleşmesi 1910’lara kadar sürüyor. 1920’lerde ise Amerika’da başlıyor. II. Dünya savaşının geçmesi gerekiyor ikinci dalga stadyum hareketi için. Bu dönemde yıpranmış olan stadyumların tadilatı, ikincisi ise eğlenilebilecek yerler olarak işlev görebilinmesi için sosyal işlevli yenilenme. 1950’lerdeki bu bakımlar öncesinde, bir başka tip stadyum da var bu da otoriter yönetimlerin stadyum merakı ile inşaa edilenler. 

- Futbolun alt kültürden popüler kültüre dönüşmesi, 80'lerden sonra yepyeni bir futbol anlayışı getiriyor. 

- Futbola ilgi artıyor, ama stadlar iyi düzeyde değil. Bu dengesizlik uzun süre gözardı edilmişti. 1960’lar ile birlikte kalkınma iktisadının dünya genelindeki hakimiyeti, futbola geç sıçrıyor. Ama büyük stadyum yapma isteği, büyük komplekslerin inşa edilmesine neden oluyor.  Ulusal ve daha büyük stad ekolü var.

- 1980’lerde Skandallar ve ölümlerden sonra, şiddeti çağırmayan, insanların rahat gidip geldiği bir stadyum tasarım anlayışı için yürütmelikler ortaya konuluyor. 

- Futbol ilk etapta yereldi, sonra ulusal, daha sonrasında ise internasyonale dönüştü. Bu noktadan sonra stadyuma bakış değişti. 60’larda multifonksiyonellik, yatay zeminde olan bir multifonksiyonellikti, değişik spor organizasyonlarını barındıran. 60 sonrasında dikey multifonksiyonellik gelişti, konser, farklı aktiviteler vs. gerçekleştirilmeye başladı. 

- 1960’lara kadar stadyum inşaası sosyal bir görev. O zamanki spora bakışla alakalı bu. Futbol altyapı ve kamu hizmeti ile yürüyen bir şey. 60-70’lerdeki bu misyon 80 sonrası pazarlanabilir bir hale geliyor. Sosyal misyon gözardı ediliyor.

 

STADYUMLAR

İspanya stadlarının büyük bölümü 36 iç savaşının ardından Franco hükümetinin iktidar tasarımı olarak ortaya çıkıyor. Büyük stadyum, iktidar ihtişamının bir göstergesi.

Cardiff stadyumu 1999 yılında, şehrin merkezi, göbeğinde yapılan yeni stadlara örnek. 

Vicente Calderon Stadyumu 1966 Altından karayolu geçiyor, nehrin kenarında konuçlanıyor. Yeni stad yapılması düşünülüyor ama Atletico Madrid taraftarları direniyor.

Moskova Luzniki Stadyumu,

İhtişamlı, 1980 olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapan stadyum

Camp Nou- Barcelona

Avrupa’daki en büyük stadyum, aynı zamanda en popüleri. İspanya’nın en fazla ziyaret edilen ikinci müzesi. Aynı zamanda bireylere de kiralanıyor. Ambiyansı satmak. 

Atina Olimpiyat Stadı

Eski Stadyumun üzerine geçirilen bir yapı. Stadyum ciddi rüzgar ve yağış alıyor. Çatısında kullanılan malzeme hafif mavi tondaki poliüretan.

Ernst Happel Stadyumu:

Kendi kendini taşıyan bir stadyum. 93.000 kişi rekoru var.

Chicago Fiddler

İlkönce soldier field olarak yapılıyor. 1924 yılında. 1994 dünya kupasında yapının  mimarisini değiştiriyor. Spaceship on soldierfield olarak adlandırılıyor şu anda.

Tarihsel dokuya sahip çıkmak, kültürel dokuyla bağdaştırmak için rölyefler var.

Atlanta, Cenetennial Stadium

Büyük ölçekli son stad. 93.000 kişilik bir olimpik stadyumken 42.000 kişilik beyzbol stadyumu oluyor.

Wembey Stadyumu

Kapasitesi azaltıldı. Stadyum yapılma kararı uzun süre bekletildi. FA Cup, Lig Kupası, İngiltere Milli Takımlarının maçlarının gerçekleştirildiği stadyum. Büyük bir direnç gösterildi yıkılmaması için. 

Arazi Gezisi.

Güneşli bir Istanbul gününde, Seyrantepe'yi ve kentteki yerini bize çok daha iyi anlatan, proje arazisini tanımlamamızı sağlayan ve sonuçta aslında projenin ölçeğini de gözümüzün önüne seren gezi, Salı gününü doldurdu. 

Şu anda TEM üzerinden direkt ulaşım sağlanan arazi, aşağıda- ki aşağı derken 50 metre aşağısını kastediyorum- Ayazağa Cendere Caddesi ve Evyap gibi endüstriyel kurumların fabrikalar,  güneyde-yukarıda TEM otoyolu ve onunla sınırlanan kent dokusu, doğusunda ise Askeri alanlar ve Oyak sitesi ile çevrili. 
Şu anda dağbaşı hükmünde olan arazi, özellikle metro ile  ulaşım kolaylaşınca, ve TEM e
ngeli kent dokusu tarafından aşılınca 
şehiriçi olacak muhtemelen. Biz de torunlarımıza diyeceğiz peeh buralar ormanlıktı.. 



Bu da stad projesinden:


Bağış Erten ile Futbol ve Stadyumlar Üzerine

Geçen hafta bizlere çok güzel bir şekilde futbolu, tarihini, sosyo ekonomik yapısını anlatan Bağış Erten, bu hafta saat 14 te, santralistanbul'da stadyumlar üzerine bir seminer verecek. Geçen seminerden notlar, üç vakte kadar bu blogda. 
Ama onun öncesinde Erten'in Radikal'deki yazılarına göz atmak isteyenler için:

http://www.radikal.com.tr/yazar_arsiv.php?yazarno=150&tarih=22/01/2005

Kişisel Favorim ise, 2006 Şubat'ında yayımlanan, Öteki Galatasaray'ı Tutmak başlıklı yazı. 

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=178783

27 Şubat 2008 Çarşamba

İlk

Bilgi Universitesi Mimari Tasarim Yuksek Lisans Programi 2008 Bahar donemi Murat Tabanlioglu grubu,
Seyrantepe'de yeni Ali Sami Yen'in heyecanli tasarimcilari!
Bakalim bu projeyi nasil yürüteceğiz?

İlk üç stüdyo buluşmamızda ön planda olan stadyum tasarımına sistematik ve rasyonel bir yaklaşıma doğru yönelmeydi. 
Saha, Saha dışı, Tribünler, Otopark, Çatı, Strüktür vs..
Stadyumu oluşturan elemanları tartıştık. 
Bir yandan da aidiyeti, futbolu, 5-1 yenilgiyi? :)

Bir de arazi gezisi yaptık, horror vacui ile içimizi dolduran, biraz heyecanlandırıp biraz ürküten. 
Dağbaşı Seyrantepe. Ama bir yandan kentin yanıdibinde. 
TEM var bir de. 
İzlenimler az sonra. 

Görüşmek üzere şimdilik.