29 Şubat 2008 Cuma

Stadyumlar'dan notlar /Canlı

- Atina, ilk olimpiyatların yapıldığı yer.

- Genelde Olimpik stadyumlar futbol stadyum ruhuna uygun değil.

- Bildiğimiz manadaki stadyum, 19.yy sonunda ortaya çıkmaya başlıyor.

- 1980’lerin sonunda İngiltere'de ortalama stadyum yaşı 88 di.

- Futbolun kitleselleşmesi 1910’lara kadar sürüyor. 1920’lerde ise Amerika’da başlıyor. II. Dünya savaşının geçmesi gerekiyor ikinci dalga stadyum hareketi için. Bu dönemde yıpranmış olan stadyumların tadilatı, ikincisi ise eğlenilebilecek yerler olarak işlev görebilinmesi için sosyal işlevli yenilenme. 1950’lerdeki bu bakımlar öncesinde, bir başka tip stadyum da var bu da otoriter yönetimlerin stadyum merakı ile inşaa edilenler. 

- Futbolun alt kültürden popüler kültüre dönüşmesi, 80'lerden sonra yepyeni bir futbol anlayışı getiriyor. 

- Futbola ilgi artıyor, ama stadlar iyi düzeyde değil. Bu dengesizlik uzun süre gözardı edilmişti. 1960’lar ile birlikte kalkınma iktisadının dünya genelindeki hakimiyeti, futbola geç sıçrıyor. Ama büyük stadyum yapma isteği, büyük komplekslerin inşa edilmesine neden oluyor.  Ulusal ve daha büyük stad ekolü var.

- 1980’lerde Skandallar ve ölümlerden sonra, şiddeti çağırmayan, insanların rahat gidip geldiği bir stadyum tasarım anlayışı için yürütmelikler ortaya konuluyor. 

- Futbol ilk etapta yereldi, sonra ulusal, daha sonrasında ise internasyonale dönüştü. Bu noktadan sonra stadyuma bakış değişti. 60’larda multifonksiyonellik, yatay zeminde olan bir multifonksiyonellikti, değişik spor organizasyonlarını barındıran. 60 sonrasında dikey multifonksiyonellik gelişti, konser, farklı aktiviteler vs. gerçekleştirilmeye başladı. 

- 1960’lara kadar stadyum inşaası sosyal bir görev. O zamanki spora bakışla alakalı bu. Futbol altyapı ve kamu hizmeti ile yürüyen bir şey. 60-70’lerdeki bu misyon 80 sonrası pazarlanabilir bir hale geliyor. Sosyal misyon gözardı ediliyor.

 

STADYUMLAR

İspanya stadlarının büyük bölümü 36 iç savaşının ardından Franco hükümetinin iktidar tasarımı olarak ortaya çıkıyor. Büyük stadyum, iktidar ihtişamının bir göstergesi.

Cardiff stadyumu 1999 yılında, şehrin merkezi, göbeğinde yapılan yeni stadlara örnek. 

Vicente Calderon Stadyumu 1966 Altından karayolu geçiyor, nehrin kenarında konuçlanıyor. Yeni stad yapılması düşünülüyor ama Atletico Madrid taraftarları direniyor.

Moskova Luzniki Stadyumu,

İhtişamlı, 1980 olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapan stadyum

Camp Nou- Barcelona

Avrupa’daki en büyük stadyum, aynı zamanda en popüleri. İspanya’nın en fazla ziyaret edilen ikinci müzesi. Aynı zamanda bireylere de kiralanıyor. Ambiyansı satmak. 

Atina Olimpiyat Stadı

Eski Stadyumun üzerine geçirilen bir yapı. Stadyum ciddi rüzgar ve yağış alıyor. Çatısında kullanılan malzeme hafif mavi tondaki poliüretan.

Ernst Happel Stadyumu:

Kendi kendini taşıyan bir stadyum. 93.000 kişi rekoru var.

Chicago Fiddler

İlkönce soldier field olarak yapılıyor. 1924 yılında. 1994 dünya kupasında yapının  mimarisini değiştiriyor. Spaceship on soldierfield olarak adlandırılıyor şu anda.

Tarihsel dokuya sahip çıkmak, kültürel dokuyla bağdaştırmak için rölyefler var.

Atlanta, Cenetennial Stadium

Büyük ölçekli son stad. 93.000 kişilik bir olimpik stadyumken 42.000 kişilik beyzbol stadyumu oluyor.

Wembey Stadyumu

Kapasitesi azaltıldı. Stadyum yapılma kararı uzun süre bekletildi. FA Cup, Lig Kupası, İngiltere Milli Takımlarının maçlarının gerçekleştirildiği stadyum. Büyük bir direnç gösterildi yıkılmaması için. 

Hiç yorum yok: